yok
başka bir yolu
ucundan
tutunduğun
o
kardeş
merdiveninin
msd/ 2011
ankara
23 Nisan 2011 Cumartesi
19 Nisan 2011 Salı
18 Nisan 2011 Pazartesi
sarı sabah ya da sabah sarısı üzerine söz
bazen hiç konuşmadan durduğu olurdu
bir yerlere sanki yıllardır
durmadan
bıkmadan bakabilirmiş gibi
bir fotoğrafa müzik olsa
'iman gücü'
diye çevirirdi
o
şarkıyı.
selçuk
ankara2010/kader sokak
bir yerlere sanki yıllardır
durmadan
bıkmadan bakabilirmiş gibi
bir fotoğrafa müzik olsa
'iman gücü'
diye çevirirdi
o
şarkıyı.
selçuk
ankara2010/kader sokak
13 Nisan 2011 Çarşamba
kış, botanik, balkon.
Bu yağmur kara döner, protokol yolundan eve yürürüm akşam… en olmayacak ayakkabımı giymişim parktan yürüsem olmaz, düşer ıslanırım…
Gerginliğimin kusuruna bakma, her sabah bahçeden yürüyorum ama zerre kadar huzur bulmuşluğum yok, ya da odamın duvarı çok incedir, bu yüzden nefes almakta zorlanıyorumdur….
….
Yalnızca karanlıkta salgılanan hormonlar var dedi. Tam da yatacağı yeri göstermek üzereydim… sustum… koca adamsın, sakın karanlıktan korkuyorum deme! dedi… demedim… yatacağı yeri gösterdim.
Salona geçip bir sigara yaktım, televizyonu açtım, uyumak için en verimli kanalı aradım, oldum olası o kadar ilgisizim ki olan bitene bir tek kelimeye bile takılmadan uyuyabiliyorum salonda… kanepe biraz dar ama ben zaten çocukluğumdan beri aydınlıkta uyuduğum için çok büyüyemedim… kim tahmin edebilirdi ki işime yarayacağını?
İnsanın kendisinden tedirgin olması ne garip.
Şimdi gidiyorum ama döneceğim dedi… sessiz kalmayı tercih ettim. ne camdan gidişini izledim ne de derin bir sessizliğe büründüm. Banyoya gidip yüzümü yıkadım,geceden kalan yemeklerden atıştırdım,kış günü balkonu yıkadım… Sonra Aslı geldi…Çok yorgunum biraz kestiricem ses yapma olur mu dedi… tamam dedim… zaten günlerdir susuyorum, bugün de susarım dedim içimden, gitti… uyudu…
Mutfağa yürüyüp bir sigara yaktım, çok yorgunum ses yapma olur mu dedim… kedi arkasını dönüp salona yürüdü…
Gerginliğimin kusuruna bakma, her sabah bahçeden yürüyorum ama zerre kadar huzur bulmuşluğum yok, ya da odamın duvarı çok incedir, bu yüzden nefes almakta zorlanıyorumdur….
….
Yalnızca karanlıkta salgılanan hormonlar var dedi. Tam da yatacağı yeri göstermek üzereydim… sustum… koca adamsın, sakın karanlıktan korkuyorum deme! dedi… demedim… yatacağı yeri gösterdim.
Salona geçip bir sigara yaktım, televizyonu açtım, uyumak için en verimli kanalı aradım, oldum olası o kadar ilgisizim ki olan bitene bir tek kelimeye bile takılmadan uyuyabiliyorum salonda… kanepe biraz dar ama ben zaten çocukluğumdan beri aydınlıkta uyuduğum için çok büyüyemedim… kim tahmin edebilirdi ki işime yarayacağını?
İnsanın kendisinden tedirgin olması ne garip.
Şimdi gidiyorum ama döneceğim dedi… sessiz kalmayı tercih ettim. ne camdan gidişini izledim ne de derin bir sessizliğe büründüm. Banyoya gidip yüzümü yıkadım,geceden kalan yemeklerden atıştırdım,kış günü balkonu yıkadım… Sonra Aslı geldi…Çok yorgunum biraz kestiricem ses yapma olur mu dedi… tamam dedim… zaten günlerdir susuyorum, bugün de susarım dedim içimden, gitti… uyudu…
Mutfağa yürüyüp bir sigara yaktım, çok yorgunum ses yapma olur mu dedim… kedi arkasını dönüp salona yürüdü…
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)